15 saat aç kalmak ve temkin

Oruç tutmak da “yolculuğa” benziyor.
En büyük benzerliği ise “kalkış” ve “iniş” saatleri.
Yani sen vasıtaya girmedikten, uçağa binmedikten sonra istediği kadar “ben yolcuyum” de, veya uçağın ardından koşmaya çalış, faydasız!..

Eskiden tarifelerde “yolcuların içeri alınma saati“ yazardı. Gecikenler bile çoğu zaman yetişirdi uçağa.
Sonra birileri, hangi akla hizmetse, uçağın “havalanış saatini“ yazmaya başladı kâğıtlara.
Böylece imsakiyeler arasında 15-20 dakikalık farklar oluştu…

~~~~~~~~~~

Müezzin sesiyle oruca başlamaya alışıktı insanlar. Salâ (veya ezan) okununca son yudumlarını, ilaçlarını içip niyetlenirlerdi…
Şimdi ise insanlar “uçağın kalkış sesini” duyuyor!
Yani yiyip içmenin kesileceği dakikada değil de, “sabah namazının kılınma vaktinde” uyarılıyorlar…

Acı olan şu ki; çoğu Müslüman samimiyet içinde sahura kalkıyor. Zaman girdikten sonra da hâlâ üç beş dakika yemeye devam ederek oruçlarını bozuyor. Ve ardından 15-16 saat aç duruyor! Yazık değil mi?
Uyarılanlar ise “olmaz öyle şey” diyorlar.
Sanki bu konunun gerçek oluşu; benim “olmaz” deyişim veya senin “olur” deyişinle değişecekmiş gibi!

~~~~~~~~~~

Ben her imsakiyeye inanırım, demeden önce araştır bari yalan söylemeyenlere sor, eski takvimlere bak!
Enlem, boylam, sahil, yayla, dağ, deniz gibi her şey, hatta binaların yüksekliği bile etki ediyor vakte.
Bütün bunlar hesaplanıp “temkin vakitleri“ konulmuş, oruçlar ziyan olmasın diye. Uymak lazım.
“Günahı onların boynuna” demek çare değil ki; sen, kendi çocuğunu yangından kurtarır gibi ilk önce kendi orucunu kurtaracaksın!..

Şimdi, iki yol kalıyor:
Ya “temkinsiz imsakiyelerden” 15-20 dakika önce niyetleneceksin…
Veya fazladan 15 dakika (ezan okununcaya kadar) yiyerek 15 saat aç duracaksın!

Temkinli, dikkatli, akıllı yolcu hiç “UÇAK KALKMADAN ÖNCE” uçağa binmiş olmaz mı?

Stop–Muammer Erkul