Nasihatlar
Gezinti
Son Konular
- Neden ehli sünnetle uğraşıyorlar
- Bilinçaltı ve zihnin bu kadar önemli olduğunu bilmezdim
- Kuran okumak sağ beyni geliştiriyor
- REFERANSIM ALLAH'TIR
- uyku düzeni
- KOYUNLARIN KÖPEKLERDEN FAZLA OLMASININ NEDENİ..!
- Geçmişe sünger çekmek
- EV TEMİZLİĞİNDE LİMONU BAŞ SIRAYA YAZIN!
- Vezir bulmak için kapı yaptıran padişah
- Osmanlıda aile kültürü
- Yaşlı Şeyh Ve İcezat isteyen Genç Talebe
- Çöpten çıkan Dostoyevski umudu oldu
- Hastalıklar kimine rahmet kimine zahmettir
- Hamile kadın Allah yolunda cihad eden gibidir
- Hasta ziyaretine giden sağırın hikayesi
- KURMANCAN DATKA FİLM OLUYOR
- Sana Bir Kaz Yollasam Yolar Mısın ?
- Hz. Ebu bekir'in İhtiyaç sahibi olana yardımı
- Cennete giden günahkar komşu
- YA SEN OLMASAYDIN..
- Ali Haydar Efendi de zahiri alimdi. Mürşid ya da Müceddid değildi.
- GAYRET-İ İSLÂMA NE OLDU?
- İmam Rabbani Ne zaman vefat etti
- İmam Rabbani
- Diyanet'e Göre İMÂM-I RABBÂNÎ
- Hayatı boş yaşayanlara 40 nasihat
- Evlerin de iffeti vardır
- Trafik kazalarından korunmanın manevi tedbirleri
- Hz. Ebu Bekr'in (r.a.) İslam ordusuna nasihatleri
- Allah bu dini facir bir adamla da güçlendirir
- Evliya Çelebi'ye babasının nasihatleri
- Kocasından izinsiz kadın tarikata girebilir mi?
- İSLAMDA SELAMLASMA'NIN ÖNEMİ NEDİR?
- Kaza borcu olan Muharrem orucu tutabilir mi?
- Aşure ayının orucu kaç gündür?Nasıl tutulur?
- Muharrem orucu ilk günü tek olarak tutulur mu?
- Muharrem Ayı Ne Demektir Anlamı ve Önemi
- 2013 Muharrem ayı ne zaman başlıyor?
- Muharrem Ayı
Kullanıcı girişi
Boşanmaktan Vazgeçiren Söz
Adamın birisi karısı ile hiç geçinemez. Evde her gün basit şeyler yüzünden tartışma olur. Adam bu tartışmalardan bıkıp artık ayrılmak ister. Bunların münakaşaları yüzünden iki tarafın ailelerinin de araları açılır…
Bu şahıs bir gün perişan bir hâlde, istişare etmek için tecrübe sahibi, ilim ehli, herkes tarafından sevilen, sözüne güvenilen bir zata gidip durumu anlatır, hanımından boşanmak istediğini söyler. O zat, ona;
“Artık ayrılsan da fark eden bir şey olmaz. Şurada bir ay kadar ömrün kaldı, ne istiyorsan yap!” der… Bu sözü duyan adam şoke olur, rengi atar, yine perişan bir durumda çıkar gider…
Rastladığı tanıdıklarıyla helalleşmeye başlar. Eve gider, hanımına ağlamaklı;
“Hatun gel, bunca zamandır seni üzdüm, sana iyi kocalık yapamadım, istediğini alamadım, hakkını gözetemedim, ne olur beni affet, bana hakkını helal et” der.
Hanımı;
“Allah Allah, bu adama ne oldu da böyle şeyler yapıyor!” der, acır ona ve “Bey, asıl sen hakkını helal et, ben hep edepsizlik yaptım, seni çok üzdüm” der. İkisi de başlar ağlamaya…
Sonra adam, kavgalı olduğu kayınpederine gider. Onlarla da ağlayarak helalleşir. Adamın hanımı da, kendi kayınvalidesine gidip aynı şekilde helalleşir. Artık evde her gün cennet hayatı yaşarlar ve birbirlerini hiç üzmezler…
Ama adam, hanımına, o zatın, öleceğine dair sözünden hiç bahsetmez… Bir ayın dolması için günleri sayar. Günler yaklaştıkça bunun iyiliği artar, geceleri de ibadet eder. Bunun iyiliği artınca hanımının da ve ailelerin de iyiliği artar…
Bir ay dolar. Ha bugün öleceğim ha yarın… derken, bir türlü ölmez! “Kesin bir ay denmedi, bir ay kadar dendi, belki birkaç gün daha var” diye düşünür…
Birkaç gün daha bekler, yine ölmez. Sonra o zatın yanına gider;
“Efendim ben ölmedim” der. O zat da;
“Ne ölmesi?” deyince;
“Efendim siz ‘bir ay kadar ömrün kaldı’ demiştiniz, o bir ay doldu ama ben ölmedim” der. O zat;
“Kardeşim, ben senin ne zaman öleceğini bilemem, ama şunu biliyorum, ölüm var, bir gün elbette öleceksin. Ölecek adam kavga niza ile hayatını zehir etmez. Şu andaki hayatından memnun musun?” der.
Adam: “Evet hiç tartışmamız olmuyor” der.
O zat; “Haydi artık böyle devam edin” der… O ailenin iki çocukları olur, gül gibi geçinip giderler…
İşte bütün mesele ölümü unutmamak. Ölümü unutunca ne oluyor, unutmayınca ne oluyor bu açık bir örnek. Bütün sıkıntılar ölümü unutmaktan, hak ve hukuka riayet etmemekten yani dinimize uymamaktan ileri gelir…
Yorumlar
Yeni yorum gönder